***************************************************************************
Ben bunları nasıl valizime sığdıracağım? :)
Londra'ya mı dönüyoruz? Ighhh :(
"Red wine, never cold!" :)
Sırf Paris'de giymek için alıp dolapta 2 ay bekletirken kurduğum en keyifli hayallere şahit olmuş elbisem :)
Yammmmmmmmmmmmmmmi!
Seine nehri.. Şehrin her tarafında karşınıza çıkıp sizi bir anda mutlu edebiliyor. Kapalı havaya rağmen..
Dünyanın en güzel vücuduna sahip "hemafrodit"
Louvre o kadar büyük ki, doğru zamanlamayla olabildiğince çok şey görmeye çalışacağız..
Hep hayalini kurduğum, filmlerde görüp özendiğim soğuk deniz ürünleri tabağı.. Salyangozlarıyla beraber :):)
Aşağıya indik, wafflelarımızı aldık, çimlere yayıldık. Kulenin ışıklandırılmasını beklerken, hiç tahmin etmediğimiz müthiş bir kalabalık ve ışık oyunlarıyla karşılaştık! Gosteri varmıs, naralar atılıyor ama bizim ne dedikleri konusunda hiç bir fikirimiz yok :)
En sevdiğimiz resimlerimizden biri.. Kule'nin orta boşluğuna bakan yerde, içinde olduğumuz mutlu ruh halini içimize çekerken..
Kule'nin en üst katı kapalı, bakımdaymış. Ne yapalım biz de 2. katına çıkarız dedik, sıra bekliyoruz.
Notre Dame Klisesi.. El işi gibi dokunmuş bir yapı.. Uzaktan çok fazla belli olmuyor ama yaklaştıkça girinti çıkıntı sandığım her yerin aslında ufak bir heykelcik olduğunu fark ettim, resmen büyülendim(dik).
Taksiye bindik, yaklaşık 3 KM sonra ön taraftan birşey kucağıma atladı. Torpidonun altında saklanan hayvancık dayanamayıp maymunluk yapmaya başladı. Öle etrafa bakarken bir anda kucağımda bir köpe buluvermemin yaşattığı şoku tarif edemeyeceğim :) Taksiye köpek besnelebileceğini öğrenmiş olduk.
Notre Dame Klisesi.. El işi gibi dokunmuş bir yapı.. Uzaktan çok fazla belli olmuyor ama yaklaştıkça girinti çıkıntı sandığım her yerin aslında ufak bir heykelcik olduğunu fark ettim, resmen büyülendim(dik).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder